AYRILIK
Saçlarımı tarayan rüzgâr oldu, nefesin;
Sarı çiçekte parladı, masum bakışların…
Buharlaşıp, bulutlara karıştı gözyaşın
Ve yağmur olup, tenimi yıkadı ansızın…
Çizmeye çalıştım, duvarlara hayalini;
Okşadım-okşadım derken, silmişim resmini…
Keşke bir kere daha duysam, güzel sesini;
Sessiz çığlık çağırıyor, tüm geçmişimizi…
Sen miydi, toprak yığınında biten çiçekler?
Yeşillik örtün olmuş, ayrılık artık yeter!
Bedenim mezar taşın olsun, devamlı bekler;
Gözyaşını tutamaz, okumayı bilenler…
Hasan ER