EKMEKTEN PARMAKLIK
Eğip-büküp oynadılar, ter-ekmeğimle;
Kuruttular, çubuklar yaptılar; haince.
Sonra küflettiler, yalan-yeşil bir renge;
Parmaklık yapıp koyuverdiler, içine…
Mustafa bak! Hayatları, çok Zor'laştırdın:
Çalışanları, oyun kağıdın mı sandın?
Ayak altıma, bir Karpuz kabuğu koydun;
Rabbim duydu, tüm ahlarımı tek-tek aldın...
Sarı bir konakta; gül Filiz’i gibiydin.
Oysa maske takmış, bir ayrık otuymuşsun…
Melek’le Fikret’i; utanmadan kullandın,
Haram olsun… Aslında kendini kandırdın.
Tersil toplumun o, civelek Şen-gülleri;
O, alçak Süreyya Yıldızı çocukları;
Tersil toplumun, sahte Pak-soy tohumları:
Bilmediniz; “Bir Sahibimi”, vakarımı…
Hasan ER